SANAL ALEMİN YILDIZ SİTES(MRDN47)
  Ahmet Kaya Hayatı ve Şarkıları
 


DOGUM 28 Ekim 1957(1957-10-28) Malatya, Türkiye
OLUM 16 Kasım 2000 (43 yaşında) Paris, Fransa
MESLEK(LER) Müzisyen, besteci, söz yazarı
ÇALGI(LAR) Bağlama, vokal
ETKİNLIK YILLARI 1980-2000




Hayatı

1957 yılında Malatyalı Kürt bir baba ile Erzurumlu bir Türk annenin beşinci çocuğu olarak doğdu. Babası Sümerbank mensucat fabrikasında çalışan bir işçiydi. İlkokulu Malatya'da okudu ve kendi hayatını anlattığı bir belgeselde müzikle altı yaşında babasının hediye ettiği bağlama ile tanıştığını söyler. Okuldan geri kalan zamanlarında plak ve kaset satan bir dükkânda çalışmaya başladı. Ailesinin geçim sıkıntısı çekmesi nedeniyle 1972'de İstanbul Kocamustafapaşa'ya göç ettiler ve okulu bıraktı. İşportacılık ve çıraklık gibi çeşitli vasıfsız işlerde çalıştı. Bu dönemde küçük bir yerleşim yerinden büyük bir şehre taşınmanın ve alışmanın sıkıntılarını yaşadı. Bu sıkıntılarını Aynalar isimli belgeselde şöyle dile getirdi.16 yaşında yasak afiş basmaktan hapse atıldı. Daha sonra birkaç arkadaşıyla birlikte Halk Birimleri Derneği'nin çalışmalarına katıldı. Bu çalışmaları sırasında çeşitli etkinliklerde bağlama çalmaya devam etti. 1 Mayıs 1977 yılında oldu. Boğaziçi Üniversitesi'nde yapılan bir etkinlikte Ruhi Su ile tanışma fırsatı buldu, Mahsus Mahal isimli Ruhi Su türküsünü söyledi. 1978 yılında Gelibolu'da askerlik yaptı, bu arada orkestrada müzik çalışmalarına devam etti. Askerlik dönüşü Emine Kaya ile evlendi ve 1982 yılında kızları Çiğdem doğdu.



İlk profesyonel çalışmaları

İşsizlik ve parasızlık sebebiyle ekonomik zorluklar çeker. Bu sırada eşi kendisinden ayrılır. Bu ekonomik sorunlarından kurtulmak umuduyla kendi deyimiyle "sistemin tersine hareket" ederek hapse girmeye çalışır. Nihayetinde uzun uğraşılar sonucu çıkardığı Ağlama Bebeğim albümünü 1985 yılında yayımlar. İstanbul Şan Tiyatrosu'nda küçük bir konser verir. Yayımlandığı yıl albüm toplatılır fakat daha sonra sansürü kaldırılır. 1985'de ikinci albümü Acılara Tutunmak için birinci albümde olduğu gibi Değişim Stüdyosu'yla anlaşır. Stüdyonun sahibi, o sıralarda Metris Askeri Cezaevi'nde olan Selda Bağcan'ın kardeşidir. Cezaevinde tanıştığı Gülten Hayaloğlu ile Ahmet Kaya'nın tanışmasına aracılık eder. Albüm yayımlandıktan sonra evlenirler. Gülten Hayaloğlu hapishanede idam cezasına mahkûm olan Nevzat Çelik'in Şafak Türküsü şiirini Ahmet Kaya'ya iletir. Böylelikle geniş kitlelerce tanınması sağlanan albüm, 1985 yılında yapılıp 1986'da piyasaya çıkan Şafak Türküsü olur. Bu albümde aranjör Oğuz Abadan'la çalışır ve hemen hemen tüm besteleri kendisi yapar. Aynı yıl An Gelir albümünü yayımlar. 1987 yılında kızı Melis doğar.



Müzikal tarzı

Boğaziçi Üniversitesi'nde Ruhi Su ile tanışıp Mahsus Mahal isimli türküyü çaldığı zaman, Ruhi Su bağlamanın bu şekilde, at teper gibi çalınmayacağını söyler. Yıllar sonra Ahmet Kaya verdiği konserin birinde "Bağlama böyle de çalınır," der.
İlk dönem albümlerinde genel olarak bağlamaya ağırlık verdi. Pop, Türk Halk Müziği ve Arabesk kategorisine dahil edilemediği için özgün müzik denilmektedir. Fakat kendisi müzik tarzının Devrimci Arabesk veya protest olarak tanımlanmasına karşı çıkar. Sözlerini kendisinin yazdığı bestelerle beraber, Attilâ İlhan, Can Yücel,Nevzat Çelik, Hasan Hüseyin Korkmazgil, Enver Gökçe, Ahmed Arif gibi tanınmış şairlerin şiirlerini de bestelemiştir. Genellikle şarkılarında toplumsal meseleler işlenir. Yirmi iki albümünden sadece Kervan (Karwan) diye bir Kürtçe şarkısı vardır ve bir tane de Kürtçe açılış vardır.



Hakkındaki Suclama

Yasal suçlamaların yanı sıra, çeşitli kesimlerce lüks içinde yaşarken yoksulluk edebiyatı yapmakla suçlandı. Bu eleştirilerle ilgili olarak yöneltilen bir soruya şu şekilde yanıt verdi.
“ Benim hiç 'Mercedes'im olmadı. Şimdiki arabam 'Mercedes'den daha pahalı, cip olduğu için gözüne batmıyor insanların. Salaklaşmamak lazım bunlar önemli şeyler, yani... Biz insanların yoksulluğunu savunmadık, bizler yaşamımız boyunca insanların zenginliğini savunduk... Yani ben cipe binsem 'Mercedes'e binsem bunlar önemli şeyler midir? Ben tarihin yüklediği misyonu yerine getiriyor muyum, bu önemli... Tam 30 sene aç yaşadım bu ülkede, 30 yıl boyunca. Bütün lokantaların kenarlarına gidip, o lahmacunların nasıl çıktığına baktım. Artık ben bu saatten sonra bunu yerim ve kimse bunu engelleyemez...''

Birçok albümünün toplatılmasının ve konserlerinin iptal edilmesinin yanı sıra, 10 Şubat 1999'da Magazin Gazetecileri Derneği'nin Princess Otel kongre salonunda düzenlenen ödül töreninde yılın en iyi sanatçısı ödülünü aldı ve ödül konuşmasında: "Ben bu ödül için İnsan Hakları Derneği’ne, Cumartesi Anneleri’ne, tüm basın emekçileri ve tüm Türkiye halkına teşekkür ediyorum. Bir de bir açıklamam var: Şu anda hazırladığım ve önümüzdeki günlerde yayımlayacağım albümde bir Kürtçe şarkı söyleyeceğim ve bu şarkıya bir klip çekeceğim. Aramızda bu klibi yayımlayacak yürekli televizyoncular olduğunu biliyorum, yayımlamazlarsa Türkiye halkıyla nasıl hesaplaşacaklarını bilmiyorum." dedi. Bunun sözleri üzerine davetliler tepki gösterip, küfür etmeye, çeşitli eşyalar fırlatmaya başladı. MGD görevlileri tarafından kongre salonundan, olağan koşullarda dışarıya çıkartıldı. Bu olayın hemen sonrasında Ahmet Kaya'nın 1993 yılında Berlin'de Kürt İşadamları Derneği'nin düzenlediği bir gecede verdiği konsere ilişkin fotoğrafların Hürriyet Gazetesi'nde yayınlanması üzerine "Bölücü PKK örgütüne yardım ve yataklık yaptığı ve halkı ırk farklılığı gözeterek kin ve düşmanlığa tahrik ettiği" iddiasıyla hakkında İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde toplam 10.5 yıl ağır hapis istemiyle iki ayrı dava açıldı. Haziran 1999'da Türkiye'den ayrıldı. Yargılamaların sonucunda toplam 3 yıl 9 ay ağır hapis cezasına çarptırıldı.Ancak yurt dışında olduğu için hapse girmedi. Daha sonra bu görüntülerin düzmece olduğu belirlendi.
Bu arada Ordu Valiliği, Ahmet Kaya'nın kasetlerinin kentte satılmasını ve bulundurulmasını yasakladı. 1999 yılında Münih'de PKK yanlıları tarafından düzenlenen konserde ‘‘Arabamı o şerefsizlerin memleketinde bıraktım’’ dediğini iddia eden Hürriyet Gazetesi haberi için hakkında DGM tarafından bir kez daha soruşturma başlatıldı. 9 Şubat 2000 yılında Zaman Gazetesi'ne yaptığı röportajda "Ben 3 tane şerefsizin yüzünden ülkemde arabama bile binemedim dedim" diyerek yalanladı. Yine Almanya'da 1999 yılında Münih şehrinde Barış, Demokrasi ve Özgürlük Festivali isimli organizasyonda verdiği konserde Kürdüz Ölene Kadar, Vallahi biz dostu özledik, Kürdüz sonuna kadar, Vallahi Apo'yu özledik" sözlerinin geçtiği şarkıyı söyledi.(Daha sonraları Ahmet Kaya ile ilgili eşi Gülten Kaya'nın yaptığı bir açıklamada;


"Ahmet Kaya'nın "Kürdüz sonuna kadar, vallahi barışı özledik, vallahi apoyu özledik" sözü geçen şarkıda tutuklanan PKK lideri apo'nun mensuplarına silahı bırakmaları çağrısı üzerine bu şarkıyı yaptığını söylemiştir.
Ölümü

Ahmet Kaya, 2000 yılında Hoşçakalın Gözüm isimli albümünün kayıtlarını yaparken, Paris'in Porte de Versailles semtindeki evinde bir gece kalp krizi sonucu hayatını kaybetti. Bu albümde Karwan isimli şarkıyı seslendirdi. Cenaze merasimi Paris Kürt Enstitüsü'nde yapıldı.

Ölümünden sonra, 2002 yılında Ahmet Kaya'nın şarkılarını 20 ünlü sanatçının söylediği Dinle Sevgili Ülkem isimli bir albüm yapılmış , Magazin Gazetecileri Derneği'nin gecesinde duyurduğu Kürtçe Karwan (Kervan) parçasının ve klibinin de bulunduğu Hoşçakalın Gözüm, Biraz da Sen Ağla albümü yayımlandı. Père-Lachaise mezarlığı bulunan mezarı 2003 yılında tekrar düzenlendi. Mezar ağırlığının yaklaşık 3,5 ton olduğu söylenmektedir. Üzerine kardelen motifleri, enstrümanlar, Kastamonu yazması, İstanbul silueti, şarkı sözleri ve büstünün bulunduğu bir mezardır. Kalsın Benim Davam. ve Gözlerim Bin Yaşında (Aralık 2006) adlarında dört albümü daha yayınlanmıştır.

4 Eylül 2007'de, Türkiye'de kendi ismine açılan tek yer olan, Ahmet Kaya Halk Evi Batman'da açıldı.2009 yılında AKP hükümetince mezarının Paris'ten Türkiye'ye taşınması konusunda fikirler ortaya atıldı.Ahmet Kaya'nın kabri halen Paris'in Père Lachaise Mezarlığı'nda yer almaktadır.



Ahmet Kaya'nın Père Lachaise Mezarlığı'ndaki kabri, Paris.

Şarkıları

Acı Ninni
Acılara Tutunmak
Ada Sahilleri
Adı Bahtiyar
Adı Yılmaz
Ağladıkça
Ağlama Bebeğim
Ağlama Bebek
Ah
Ah Ulan Rıza
Aklanacak Dünya
Al Öfkemi
Alnında Dağ Ateşi
Amanın Minnoş
Amenna
Amenna (Yaşayanlar Bir Gün Ölür)
An Gelir
Arka Mahalle
Arpa Orağa Geldi
Ay Gidiyor
Ay Karanlık
Aynı Daldaydık
Ayrılığın Hediyesi
Ayrılık Hediyesi
Baba Bugün / Sana Gelmek İstiyorum
Bacalar & Kara Toprak (Mamoş)
Bahtiyar
Başım Belada
Başkaldırıyorum
Ben Anadoluyum
Ben Beni
Benden Selam Söyleyin
Beni Bul Anne
Beni Tarihle Yargıla
Beni Vur
Bir Acayip Adam
Bir Anka Kuşu
Bir De Sen Gitme
Bir Minik Kız Çocuğu
Bir Veda Havası
Biraz Da Sen Ağla
Birazdan Kudurur Deniz
Biz Üç Kişiydik
Bize Kalan
Bize Ne Oldu
Bizim Hikayemiz
Böyle Bir Sevmek
Bu Da Benim Sana
Bu Dert Beni Verem Eder
Bu Gece Beni Düşün
Bu Şiirin Kuralsız Son Sözü
Bu Yalnızlık Benim
Büyüdün Bebeğim
Can Yoldaşım
Çek Mustafa
Çiğdem Çiçek (Aylar Oldu)
Çilli Kedi
Cinayet Gibi
Cinayet Saati
Dağlarda Ölmek İsterim
Dardayım
Dardayım Yalanım Yok
Demedim Mi Haydar
Denizin Ardı Özgürlük
Derin Bir Ah Çektim
Dersim Dört Dağ İçinde
Diyarbakır Hasreti
Diyarbakır Türküsü
Doğum Günü
Dokunma Yanarsın
Doruklara Sevdalandım
Dost
Dost Düşmana Karşı
Dostum Dostum
Entel Maganda
Evlerinin Önü
Eylüle İsyan Gibi
Fasso Necdat
Gaş Gabah
Gayri Gider Oldum
Geçmiyor Günler
Gel Haydi Gel
Geleceğim
Gençlik
Giderim
Gökyüzü
Gül Dikeni
Gururla Bakıyorum
Gururla Bakıyorum Dünyaya
Hadi Bize Gidelim
Hadi Sen Git İşine
Hadi Sen Git İşine de
Hani Benim Gençliğim
Haramiler
Hasretinden Prangalar Eskittim
Haydi Git
Hep Sonradan
Herkes Kendi İşine
Hiçbir Şeyimsin
Hikayemiz (Bir Güneşti)
Hoşçakalın Gözüm
Içerden Çıkacak Birazdan Adam İçimde Ölen Biri Var
İhanet Zincirini Tutan Utansın
İyimser Bir Gül
Jilet Yiyen Kız
Kaçak ve Annem
Kaçakçı Kurban
Kadınlar
Kafama Sıkar Giderim
Kalan Kalır
Kalan Kalır (Vur Sırtına)
Kan Kurşundan Silinince
Kara Yazı
Kara Yılan
Karanlıkta
Karar Vermek Zor
Kardelenler Açınca
Karlı Dağlar (Ilgaz Dağlarında)
Karwan (Kervan)
Katlime Ferman
Kenar Mahalleli
Kendine İyi Bak
Kimdi Bunlar
Koçero
Kore Dağları
Korkarım
Koru Kendini
Kum Gibi
Kurtuluş Savaşı Destanı
Lili Marlen Türküsü
Mahur Beste
Mavinin Türküsü
Meleğim
Memleket Hasreti
Merhaba
Metrisin Önünde
Mican
Munzurlu
Nerden Bileceksiniz
Nevroz Ateşi
Neyleyim
O Vahşi At
Odam Kireçtir Benim
Olmasaydı Sonumuz Böyle
Ölüm Dörtlüğü
Oy Benim Canım
Oy Havar
Öyle Bir Yerdeyim Ki
Özgür Çağrı
(Potbori) Fabrika Kızı
Rinna Rinnan Nay
Sabır Kalmadı
Şafak Türküsü
Sahin Gibi
Saza Niye Gelmedin
Sel Dağ
Sen Benim Hiç Bir Şeyimsin
Sen Benim Hiçbir Şeyimsin
Sen Yanma Diye
Senin Derdindeyim
Sensiz Yaşayabilmerem
Sevemezsin
Sevgi Duvarı
Şeyh Bedrettin
Şiire Gazele
Siz Yanmayın
Sorgucular
Söyle
Şu Dağlarda Kar Olsaydım
Sürgün Acısı
Sürmeli Ne Yandasın
Süryani
Suskun
Tedirgin
Telgrafçı Akif
Tezgahtar Nebahat
Tıka Basa Pastırma
Turna Semahı
Turuncu Gemi
Tut ki Gecedir
Tutuşur Dizelerim
Uçun Kuşlar Uçun
Uğurlar Ola
Uşür Ölüm Bile
Uy Havar
Yakamoz
Yakarım Geceleri
Yalan da Olsa
Yalancı Ayrılık
Yangın Gecesi
Yaşamadın Sen
Yazmalı Gelin
Yemen Türküsü
Yeter
Yetiş Nerdesin
Yollarına Baka Baka
Yorgun Demokrat
Yüreğim Kanıyor
Yusuf Yusuf
Zeytin Karası
 
  Bugün 39422 ziyaretçi (76196 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol